Migren ve Beslenme

Bazı çevresel faktörlerin yanında beslenme de migren için tetikleyici olabilmektedir. Ancak bu tetikleyici besinler kişiden kişiye değişmekte olup, belli bir besinin herkes için tetikleyici olduğunu söylemek yanlıştır. Genel olarak bilinen tetikleyiciler:

📍Çikolata,
📍Eski peynirler,
📍Kırmızı şarap, sert alkollü içkiler
📍Monosodyum glutamat (MSG)
📍Salam, sucuk, sosis gibi işlenmiş etlerde bulunan nitrit,
📍Aspartam’dır.

Yukarıda sayılanlar dışında da tetikleyiciler olabilir veya yukarıda sayılanlar bazı hastalarda tetikleyici olmayabilir. Bunu anlamanın en güzel yolu ise bir migren günlüğü tutmaktır. Yani her gün yediğinizi içtiğinizi ve ağrılarınızın olduğu zamanları bir günlüğe yazıyor, hangi besinlerin sizde tetikleyici olduğunu anlıyor ve bunları diyetten çıkarıyorsunuz. İşte bu kadar basit!

Bunun yanı sıra uzun süre aç kalma, öğün atlama, yetersiz beslenme ve yetersiz sıvı tüketimi en önemli ve en sık rapor edilen migren tetikleyicilerinden. Vücut ağırlığı fazla olan bireylerde de zayıflama ile birlikte migren ataklarının ve baş ağrılarının azaldığı biliniyor.

Migren ataklarının azaltılmasında magnezyum, B2 vitamini, omega-3, koenzim Q10 gibi besin ögelerinin diyete eklenmesinin faydalı olduğu belirtilmektedir. Bu nedenle balık (özellikle somon), ceviz, keten tohumu, kurubaklagiller, yağlı tohumlar, yeşil yapraklı sebzeler ve eğer tetikleyicilerden biri değilse süt ve süt ürünleri gibi besinlerin tüketimini artırmanızı, dengeli ve düzenli beslenmenizi, su tüketimini ihmal etmemenizi, basit şekerden uzak durmanızı ve en önemlisi tetikleyicilerinizi belirleyip bunları diyetten çıkarmanızı öneriyorum.